Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | üzerine yıkılmak | crash down around v. | ||
Like a house of cards, Tom's dreams and plans came crashing down around him. İskambilden bir ev gibi, Tom'un hayalleri ve planları üzerine yıkıldı. More Sentences |
||||
Phrasals | üzerine yıkılmak | crash down about v. | ||
Phrasals | üzerine yıkılmak | crash in on v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak | snow someone or something under with something v. |
Phrasals | üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak | snow someone or something under v. |
Idioms | ||
Idioms | üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak | snow under with v. |